24 Temmuz 2009 Cuma

Okan Çevik, transferler ve gelecek sezon hakkında ne dedi?



Okan Çevik, gündemi değerlendirdi.
Galatasaray Baş Antrenörü Okan Çevik, transferler ve gelecek sezon hakkında Galatasaray TV'ye açıklamalar yaptı.

Galatasaray Resmi Web Sitesi'nde yer alan haber metni şöyle:

"Dinamik Bir Takım Planlıyoruz"

Galatasaray Cafe Crown Antrenörü Okan Çevik, Galatasaray TV’ye açıklamalarda bulundu. Okan Çevik, transfer çalışmalarından, yeni sezon hedeflerine ve maçların oynanacağı salon konusunda birçok konuya açıklık getirdi...


Öncelikle transfer çalışmalarıyla başlayalım. Şu ana kadar yapılan transferler var yerli ve yabancı olarak. Transfer çalışmaları şu an sizin için nasıl gidiyor?

Öncelikle sezon başındaki kulübümüzün öngördüğü politikalar gereği ile takımımızı en azından bir jenerasyon gençleştirme, ileriye dönük olarak yapacağımız yatırımlarla bize şampiyonluğu gerçek anlamıyla getirebilecek bir kadronun temelini atma; bu sezonun gerçek hedefi bu ama Galatasaray gibi bir camiada hiçbir zaman için şampiyonluk oynama hedefleri şaşmaz. Onun için biz ikisini beraber yaratmaya çalışacağız. Bunun için öncelikli olarak biraz daha gençleştirilmiş, biraz daha dinamik bir takım yaratmayı planlıyoruz. Bu takımı yaratabilirsek yani kaybetmemeyi isteyen, ne olursa olsun sahada her türlü mücadeleyi ortaya koyan bir takım yaratabilirsek... Şampiyonlukların ya da en üst hedeflerin bunun sonunda geleceğinin farkındayız. Dolayısıyla biz kendi politikalarımız gereği Cüneyt Erden, Erdem Türetken ve daha netleşmese bile Hüseyin Beşok ile önümüzdeki sezon beraber olmayacağız gibi gözüküyor.

Yabancı oyuncularımız yine şu anda her ne kadar bir iki tanesinin olma ihtimali varsa da olabildiği kadar yeni oyuncularla yeni bir kimya yaratmaya çalışıyoruz. Bu doğrultuda yaptığımız transferlerde geçen sezonun en çok gelişme gösteren oyuncusu Evren Büker’i transfer ettik. Yine hem 1 numara hem 2 numara pozisyonu oynayabilen Türk 83 jenerasyonunun en iyi oyuncularından olan Can Akın’ı buraya dahil ettik. Kendi bünyemizde daha önceki senelerde de olmuş, Murat Kaya, Tufan, Cemal, Polat gibi oyuncuların transferini gerçekleştirdik. Bu aralar bitmesini planladığımız iki Türk oyuncu transferimiz daha var. Yine bunlar genç, ileriye dönük, takımın çok iyi idman yapmasını takım agresivitesini artmasını sağlayacak olan oyuncular. Dolayısıyla Türk oyuncu profilini bu hale getirdik.

Sezon başlamadan projelerimizin içinde olan bir Türk oyuncu daha transferi gerçekleştirebiliriz. Çünkü Polat’ın ve Cemal’in önemli birer sakatlıkları çıktı sezon öncesinde. 6-8 hafta arası onlardan yoksun olacağız. Maalesef sezonun ilk aşamasında bizimle beraber olamayacaklar. Bu yüzden de kadromuzu daha baştan geniş tutmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla böyle bir yerli oyuncu transfer politikasını gerçekleştirdik. Bence bunlar kendilerini belli bir oranda ispat etmiş. Daha da ispat etme potansiyeli olan oyuncular. Doğru iş yaptığımızı düşünüyorum bu tarz oyuncuları transfer ederek.

Yabancı oyuncu politikasında biliyorsunuz bu sene kurallar değişti. 4 yabancının biri Bosman 5 yabancının 2’si Bosman olmak zorunda. Dolayısıyla biz Benetton gibi Avrupa’nın sayılı kulüplerinde önemli dakikalar almış Slovak oyuncuyu transfer ettik. Hem 4 hem 5 pozisyonunu oynayan bir oyuncu. Fizik gücüyle takımın o sertliğine katkı verecektir. Washington gibi 85 doğumlu üç sezonu Avrupa’da tamamlamış bir oyuncuyu transfer ettik. O da 1.88 boyunda, fizik olarak çok üstün bir oyuncu. Savunma özelliği üst seviyede olan bir oyuncu. Takımın kimyasına önemli katkılar verecektir. Yaşadığı üç senelik Avrupa tecrübesiyle de Avrupa’da bir üst basamağa çıkma konumuna geldi. Dolayısıyla bize hem ligde hem Eurocup’ta son derece faydalı olacağını düşünüyorum.

Onun dışında 2 yada 3 yabancı transferi daha gerçekleştireceğiz. Zaten odanın halinden gördüğünüz gibi her yer kağıtlar ve DVD’lerle dolu. Amerika’dan da 15 günlük yaz ligini seyredip Pazar günü geldim. Dolayısıyla bütün bunların ışığı altında elimizdeki alternatifli isimleri oluşturduk. Oyuncularla temasa geçtik. Bu kimya içerisinde bize ciddi katkılar sağlayacak oyuncularla temastayız. Onların da transferlerini bitirirsek zaten önemli bir takım için doğru adımları atmış sayılırız.

Önümüzdeki sene için nasıl bir takım düşünüyorsunuz. Sisteminizi belirlediniz mi? Türkiye Ligi ile Avrupa arenasında maçlar biraz daha farklı oluyor. Avrupa arenasında biraz daha sert savunma gerekiyor. Türkiye’de biraz daha şov görmek istiyor izleyiciler. Sizin sisteminiz sert savunma mı yoksa hücuma yönelik mi olacak?

Ben prensip olarak sahada mücadeleyi ön plana çıkaran bir antrenörüm. Ne olursa olsun sahada mücadele eden oyuncular görmek istiyorum. Bu da defans yönü biraz daha ağırlıklı bir takım ortaya çıkaracağımızı ortaya koyuyor. Bu demek değildir ki 50 sayılarla oynayacağız. Rakibimizi 70-75 sayılar civarında tutan, son derece sert savunma yapan takım oluşturmak istiyoruz. Zaten bu skorlarla tutarsanız seyircinin hoşuna giden temponun, kolay atışları, smaçları otomatikman gelecektir. Yine seyirci zevk alacaktır. İşin hücum kısmında ben birilerini kahraman olarak çıkartan, onun üzerinden yola çıkan değil, tüm pozisyonları doğru oynayan bir takım yaratmaya çalışacağım. Benim kendi ofansif mantığım bu. O pozisyondaki en avantajdaki oyuncu kimse en doğru atışları bularak hucüm edeceğiz. Bu da bir takım paylaşımını gerektiriyor. Şut seçimi, topların paylaşımı, bir süreç gerektirir. Oyuncuların karakteri itibariyle bunu kolay atlatacağımızı tahmin ediyorum. Biz sert savunma yapan kolay sayı bulan, hücumda da her eline geçirdiği topu kurallı kuralsız atan değil; bilakis belli bir şablonda olabilen en iyi atışı bulmaya çalışan bir takım olacağız.

Yeni sezon çalışmalarına ne zaman başlayacaksınız?

Öncelikle ben Pazar günü Amerika’dan döndükten sonra Pazartesi itibariyle başta kondisyonerimiz olmak üzere genç oyuncularla belli çalışmalar başladı zaten. Bu yaklaşık 2 haftalık bir süreç, onları fiziksel olarak hazırlamak. Uzun yaz dinlenme döneminden kurtarmaya çalışıyoruz. 3 Ağustos itibariyle de sezonu açacağız. Cemal ve Polat bizlerle beraber olamayacak. Onun yerine kendi genç takımımızdan yetiştirdiğimiz oyuncularla çekirdek kadro kurup olabildiği kadar bu dönemi iyi geçirmeye çalışacağız. 24 Ağustos civarında yabancılarımız takıma katılmaya başlayacak. Eylül 1 itibariyle de tam kadro olarak bir buçuk aylık çalışmayla sezona hazır olacağız. Bu dönemdeki hazırlık maçlarımız Eylül’ün ilk haftası 1 yada 2 tane hazırlık maçı şeklinde geçecek. Eylül’ün ilk haftasından itibaren 2 yabancı takım ve Erdemirspor’un katıldığı bir turnuva düzenleyeceğiz. Yabancı takımlar kaliteli ekiplerden oluşacak. Sonra İspanya’ya gidip 4 tane maç yapmak gibi planımız var. Türkiye Kupası’ndan önceki hafta da Bandırma’daki turnuvaya katılacağız. Orada da Efes Pilsen, Beşiktaş, Banvit ve iki tane Euroleague takımı olacak. Orası da son derece sert ve çetin bir turnuva olacak. Zaten ligde bir şey yapmak istiyorsanız, Avrupa’da bir şey yapmak istiyorsanız oldukça sert maçlar oynayıp hazırlanmanız gerekiyor. Bizim de buradaki amacımız o.

Taraftarlarımıza mesajınız nedir?

Geçen sezon Cüneyt olsun, Hüseyin olsun, Erdem olsun bu tarz oyuncuların özellikle hücum güçleri ön plandaydı. Onlar üçlük atmada birebir beceride üst düzeydeydiler. Bu sene söylediğim gibi gençleşerek kabuk değişimine gittik. Herkesin süper star olarak görmeyeceği oyunculardır ama ben şuna inanıyorum ki önceki senelerde gösterdikleri gelişimin üzerine katacaklardır. Cemal gibi Murat Kaya gibi oyuncularımız geçen senelerde tam beklenen performansı gösteremeyen oyuncularımızdı; onlar için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum bu sezonun. Listelerde çok fazla star oyuncu görmeyeceklerdir ama ciddi bir takım ortaya koyacaklardır. Galatasaray seyircisinin de asıl değerlendirmesi gerektiği, sahada ne olursa olsun o forma için mücadele eden ortaya çıkacaktır. Bu işi isimler oynamıyor, takım oynuyor. Mücadele ettiği zaman seyircisiyle bütünleşerek kendi salonumuzda çok fazla maç kazanacağımıza sezonu keyifli bir şekilde bitireceğimize inanıyorum.

Salon konusunda kesin kazanılan bir durum var mı? Seneye maçlar Ayhan Şahenk’te mi Abdi İpekçi’de mi oynanacak?

Şu anda Ayhan Şahenk’te oynamayacağımızı söyleyebilirim. %95 oranında Abdi İpekçi’de hem Türkiye Ligi'ni hem Avrupa kupasını oynayacağız. Bizim seyircimizin genellikle bu tarafa yakın olduğunu düşünürseniz Ayhan Şahenk’e gitmekte problemler çekiyordu. Dolayısıyla Abdi İpekçi’nin ciddi anlamda bizim seyircimiz tarafından doldurulacağına inanıyorum. Ulaşım açısından da bu bölgelere yakın olan bir salon. Bu sene onlara çok ihtiyacımız var. Defansın itme gücü seyirciden geçiyor. Atarak değil önce tutarak, yemeyerek, keyif alarak sezon geçireceğiz; ben eminim onlar bizi sonuna kadar destekliyorlar ama bir kez daha hatırlatmak istiyorum onları salonlarda görmek istiyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder