10 Kasım 2009 Salı

Willie Solomon: "Tanjevic nedeniyle ayrıldım"



Solomon'a göre suçlu Tanjevic...
Fenerbahçe Ülker'in son yıllarda en fazla konuşulan oyuncusu Willie Solomon, takımla olan sözleşmesinin feshedilmesinin ardından Türkiye'den ayrılırken son röportajını Milliyet gazetesi basketbol yazarı Ümit Avcı'ya verdi.


Röportajın tam metni:

Fenerbahçe Ülker ile ilişkisi kesilen Willie Solomon, gitmeye mecbur kaldığını söyledi, “Bu durumun sorumlusu ne benim, ne de taraftar. Tek suçlu, yıldız oyuncudan nefret eden, Mehmet Okur’u bile oynatmayı beceremeyen antrenördür” dedi

Fenerbahçe taraftarı belki de çok uzun zamandır hiçbir yabancıyı bu kadar çok sevmedi. Futbolda Alex neyse, basketbolda da Solomon oydu. Evet, biraz fazla deli doluydu, çılgındı, kontrolü çok zordu. Ancak Avrupa’da oynadığı tüm takımlarda kupa sevinci yaşaması, onu farklı kılıyordu. Sadece 2008-2009 sezonunda Fenerbahçe Ülker formasıyla şampiyonluğa ulaşamayan yıldız oyuncuya göre, geçen yıl ayrılma kararı aldığı sarı-lacivertli formaya yeniden dönüşünü de taraftara duyduğu aşk nedeniyleydi. Ancak büyük aşk şimdilik bitti. Coach Bogdan Tanjevic ile yıldızı bir türlü barışmayan Solomon ile Fenerbahçe Ülker arasındaki kontrat feshedildi. Solomon ‘tekrar görüşeceğiz’ diyerek ülkesine giderken, yanında sadece MİLLİYET vardı. Biz sözü ona verdik, bakın o neler söyledi...


- Herkes şunu bilsin ki, ben gitmek istemiyordum. Gitmek isteyen bir oyuncuyu zaten burada tutamazsınız. Bu durumun sorumlusu ne kulüptür, ne taraftar, ne de benim. Tek suçlu Tanjevic’tir. O saha dışında iyi bir insan, yemeklerde ya da dışarıda bir yere gittiğimizde iyi biri ama saha içinde yıldız oyuncudan nefret ediyor.
- Evet haklısınız, idmana gitmemek de suçtur ve ben bu suçu işledim. Bile bile yaptım. Bunun hata olduğunu biliyorum ama artık sabrım kalmadı. Tanjevic’le oturup konuşuyorduk ama hiçbir şey değişmiyordu, onun tavırları hep aynıydı. Böyle devam edince ben de artık onun çevresinde olmak istemedim.
- Ben her zaman şampiyonluk için oynarım, bunu isterim. Taraftar da hemen şampiyonluk istiyor. Çünkü burası Fenerbahçe. Burada ‘2010’da şampiyon olalım, 5 yıl sonra başarılı olalım’ diye hedef belirlenemez. Gelecek yıllarda kazanılacak başarı için burada değilim. Ama iki sene önce de geleceğin planları yapılıyordu, bu sene de... Sıkıldım bundan.
- Evet kulübe gidip özür diledim. Ama Fenerbahçe ve taraftardan diledim, kesinlikle Tanjevic’ten değil. Onun olduğu yerde artık ben olmam. O giderse Fenerbahçe’ye yeniden dönebilirim. Çünkü taraftarı çok seviyorum. Ama Tanjevic varken asla...
- Kolay bir oyuncu olmadığımı biliyorum. Çünkü ben yıldız bir basketbolcuyum. Aydın Örs ile çalışırken de kadro dışı kaldım, doğru. Ama ona saygı duyuyordum ve gidip özür diledim. O beni nasıl kullanacağını çok iyi biliyordu. Sonuçta da nasıl şampiyon olduğumuzu herkes gördü.
- 2 yıl önce Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı Fenerbahçe’ye kazandıran basketi attığımda benden iyisi yoktu. Çünkü daha Tanjevic yeni gelmişti ve bana çıkıp bu maçı kazan demişti. Dediğini yaptım, bana o kadar iyiydi ki. Ama daha sonra bu ilgiyi sevmedi. Benim parlamamı istemedi. İşte ben o anda durumun farkına vardım.
- Şimdi ilk olarak evime gitmek istiyorum. Daha sonra menajerimle konuşup karar vereceğiz. Avrupa’ya dönme ihtimalim yüksek. Bu Türkiye de olabilir. Yani belli değil. Kesin olan tek şey, bir daha Tanjevic ile aynı ortamda bulunmayacağım.
- Geçen sezon başında takımdan ayrılmaya karar vermiştim. NBA ya da Avrupa’ya, ne olursa olsun gidecektim, bunu yaptım. Sonra istediğim ortamı bulamadım, sezon bittiğinde de basketbol oynama isteğim için tekrar bile bile Tanjevic’in takımına geldim. Ama gelirken onun için gelmemiştim. Fenerbahçe’yi ve taraftarını seviyorum. Beni çok iyi motive ediyorlardı. Onları özlediğim için takıma döndüm, bir şeylerin değişeceğini düşündüm ama yanılmışım.


‘Takımın çoğu aynı fikirde’
- Umarım Fenerbahçe Ülker sezonu şampiyon olarak bitirir, Euroleague’de de final-four oynar. Bunu gerçekten çok istiyorum ama Tanjevic’le çok zor. İşin ilginci takımdaki birçok oyuncu da benimle aynı şeyleri düşünüyor ama onlar haklı olarak konuşamaz. Çünkü kontratları var. Ben de bu zamana kadar konuşmadım ama artık ayrıldığıma göre bunları söyleyebilirim.

‘Ben niye kıskanayım?’
- Greer ya da Kinsey’le aramda kıskançlık olduğu konuşuluyor. Şimdi herkese söylüyorum. Girin internete, sırayla benim ve onların ismini yazın. Kimin neler yaptığına, nerelerde oynadığına bakın. Yani kariyerlerimizi, başarılarımızı karşılaştırın. Benim söyleyecek bir sözüm yok. Ama kimin kimi kıskanması gerektiği çok açık ortada. Onun dışında takım arkadaşlarımla aramda sorun yoktu. İyi anlaşıyorduk, birbirimize saygımız vardı ama coachun bize yoktu.

‘Mehmet Okur’u bile oynatamıyor’
- Düşünün Mehmet Okur NBA’de All Star oldu, şampiyonluk yaşadı. Daha ne yapabilir ki. O bile Milli Takım’da oynayamıyor, oynatılmıyor. Ben Mehmet’in neler yaşadığını çok iyi anlıyorum. Tanjevic kendi oynatabileceği isimlerle çok mutlu ama benim gibi yıldız ve kariyerli isimlerle bir arada olmaktan hiç hoşnut değil. Çünkü ilginin ana merkezinde kendisi olmak istiyor, bizim sahneye çıkmamızdan çekiniyor.
- Oynattığı sistemi bir türlü anlayamadım. Ben anlamamışsam kimse de anlayamaz. Ben takımın oyun kurucusuyum ve öncelikle coacha inanmam lazımdı, ama inanmıyorum. O da bana güven duymuyor, gözümün içine bakmıyor. Böyle bir yerde nasıl durabilirim ki?


Solomon kimdir?
Doğum T.: 20 Temmuz 1978, Doğum Yeri: ABD
Boyu: 1.87, Kilosu: 84, Oynadığı takımlar: Memphis Grizzlies, Aris, Hapoel Kudüs, Efes Pilsen, Maccabi Tel Aviv, Fenerbahçe Ülker, Toronto Raptors, Sacramento Kings

Fenerbahçe performansı
2006-2007: 33 maç: 12.64 sayı, 4.9 asist, 3.1 ribaunt
2007-2008: 33 maç: 14.18 sayı, 5.7 asist, 3.3 ribaunt
2008-2009: 15 maç: 11.67 sayı, 3.5 asist, 2.5 ribaunt
2009-2010: 2 maç: 6 sayı, 2.5 asist, 2 ribaunt

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder